“Hep seyrediyorsun” dedi. Karşımdaki. Seyrettiğim doğruydu, cesaret etmediğimi düşündü. Halbuki insan bazen o olağan akışta neler yaşanıyor diye sadece bakmak ister, durmak, fark etmek. Gerçeklik ile mi karşımda yoksa derinlik için mi? Boş mu dolu mu içindeki, sahici mi geçici mi? Kimi zaman durmak ve bunu idrak etmek için bile seyre dalmak hali.

Cesur olmak öyle birden tehlikeye atılmak kadar bir sözlük anlamı değildi o gün. Cesurluğun pek çok sözlük anlamı varken özellikle. Ne istiyor benden diye pek çok kez soruyordum kendime. Merak etmek de kimi zaman cesurluk sayılır mı? Bir şeyi, birini dibine kadar merak etmek, gürültüsüz, gösterişsiz, derin ve tam ortasından dalmak hayatına. Şimdi bunu oturup cesurluk puanlamasına tutamam ama değerlendirebilirim.

Ama evet bende merak etmenin cesaret istediğine inananlardanım. Çünkü merak beni her zaman bilinmeyenin peşine takar, ne kadar korkutucu olsa da yanıtını alırım ne kadar yıkıcı ya da güç verici olsa da… “Ya öyle değilse?” bazen bir savaş kadar cesaret isteyen soruyu sormaktır ve yanıtına dayanacak kalkana sahip olmaktır çoğu zaman. Her yanıt hissettiğin gibi gelmezse yeni bir cesaret oku fırlat karşıya.

O oku bazen kendime de çeviriyorum, kendi iç dünyama dalabilme cesaretini… İnsan kendini merak ettiğinde daha da güçlü hissediyordur bence, kendimi olduğum tüm halimle tanımak ve bilmek cesareti. “Evet ben böyleyim, böyle hissediyorum” dediğim yerde “Acaba başka nasıl olabilirim, nasıl hissedebilirim” ekleniyor hemen çünkü sorumun yanıtını aramak ihtiyacı, kendimi dönüştürmenin ilk adımı.

Bir bağ kurma arzusuysa merak, karşındakinin iç dünyasına da saygı duymaktır.  O ruhu tanımak, dokunmak, anlamak, hissetmek ve bu çoğu zaman duygusal olarak savunmasız kalmayı göze almaktır, cesarettir işte. Ok atarken karşındakinin korumasız olduğu bilincine karşılık kalkansız olmak hali. Karşılıklı bir merak atağı, yaralanacaksın belki, yer yer seyredeceksin sadece atağa çıkmadan önce seyretmelisin de…

Ben de merak ettim. Seyrettiğimi savunanı. Merak ettikçe daha çok gördüm kendimi.  Neden olduğunu, neden göründüğünü, neden kaybolduğunu, neden sustuğunu. Yanıtını bildiğim ama derininde bilmediğim yanıtını. Sordun mu diye soracaksanız, şimdi biraz seyrediyorum sanki, oklarımı hazırlıyorum.

5 thoughts on “Rota Biraz Kendime 1

  1. Anonim dedi ki:

    yazılarını severek takip ediyoruz. başarılarının devamını diliyoruz :))))

  2. Anonim dedi ki:

    Yazılarını heyecanla beklediğim , keyifle okuduğum ve sohbetine bayıldığım canım Begüm ❤️ başarıların daim, kalemin kuvvetli olsun dilerim

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir